Sıdıka – Bayan meze
Neyse ki çok geçmeden başarılı olduğuna inandığım bir keşifle daha buradayım 🙂 Bu sefer ki başkahraman “Sıdıka”. Kendisini göremedik ama zevkli birisi olduğuna eminim.
Cumartesi gecesi Beyaztaş çiftini İstanbul’dan İzmir’e uğurlamak amacıyla grup için manevi değeri olan Beşiktaş’ta bir araya geldik. Sıdıka, Şair Nedim cad. üzerinde aramıyorsanız fark edemeyeceğiniz mütevazilikte bir restoran. Meze restoranı olarak konumlandırıyor kendisini. Küçük bir mekan, 10 masa yoktur belki. Küçük gruplar, baş başa yemekler, hatta kadın kadına buluşmalar için biçilmiş kaftan. Mekana girince sağ tarafta kocaman bir tebeşir tahtasında menüyü detaylıca görebiliyorsunuz.
Masaya önce küp şeklinde ekmekler geliyor. Tatlı-tuzlu karışımı kek kıvamında güzel bir başlangıç
diyebilirim. Sonrasında başlıyorsunuz mezelerden siparişleri vermeye. Çokça spesiyalleri mevcut. Hal böyle olunca bizim siparişlerin de ardı geniş oluyor 🙂 Önce en sağlıklısından başlıyoruz “Ege otları”. Bunlar hangileri diye soracak olursanız maalesef muhteviyatıyla ilgili detayı alamadım. Ancak yemyeşil, haşlanmış güzel bir sebze tabağı geliyor önümüze zeytinyağı eşliğinde. Gerçekten özellikle yeşil severlerin beğeneceği bir lezzet…
Arkası çorap söküğü gibi geliyor 🙂 “Fıstıklı peynir” yani Antep fıstığı ile harmanlanmış beyaz peynir, çok özel bir tat olmasa da değişik bir ikili… “Bergama tulumu” gerçekten yerinden ve haliyle başarılı… “Fava ve enginar üstü fava”nın tadı hakkında şahsi bir yorum yapmam doğru olmaz pek
tercih etmediğim için ama tattığım kadarıyla bakla tadı çok baskın olmayan iyi örneklerdendi diyebilirim… Sonra “Kaşkarikas”, maalesef tatmaya sıra gelmedi ama öğrendiğim kadarıyla kabak kabuklarıyla yapılan bir meze. Kabak ve zeytinyağı birleşiminden güzel bir sonuç çıkmıştır diye tahmin ediyorum… Ve “Tarama”, benim için hiçbir yerde lezzetli olmayacağı için buraya özgü bir yoruma gerek duymuyorum 🙂 Ama tadanların notu tamdı. Son olarak “Lakerda”, benim için tarama kategorisinde maalesef, yine de çok nadir duydum torikten yapmayı tercih eden mekanı. O nedenle yine tadanların da yorumuna dayanarak başarılı bir örnek olduğu söylenebilir… Yalnız şimdi fark ettim de soğukların neredeyse yarısından tadamamışım o ya da bu şekilde 🙁
Ve geldik ara sıcaklara… Aslında bizim için ana sıcak oldular kendileri o kadar soğuk mezenin üzerine 🙂 “Ahtapot ızgara” on numara, ahtapotlar gayet ideal boyutta ve sosu tam ayarında… Ve “Bütün kalamar” benim için ilk oldu standart kalamarın dışında bir türevini yemek. Son derece tazeydi, kıvamı ve tadı da muhteşem. Kesinlikle denenmeli kategorisinden… Son olarak “Ayvadalı karides güveç” gerçekten özel bir seçim oldu bizim için. İçerisinde kum midyeleriyle birlikte tereyağlı suyuna bana bana doyamadık tadına.
En sona assolisti bıraktım. Benim için gecenin olabilecek en güzel finali 🙂 “Abidin” deyince çok oturmuyor olabilir çizmeye çalıştığım resme. Bu adı Aylin Aslım vermiş okuduğum kadarıyla, neden neye dayanarak bilemiyorum. Kendisi çikolatalı sufle yorumu Sıdıka’nın. Yanında sade dondurmayla birlikte kesinlikle kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar şahane bir tatlıydı benim için. Bir tane daha verseler hiç sorgusuz yerdim anında 🙂
Daha önce de belirttiğim gibi maalesef mezelerden ana yemeğe yer bırakmadık. Ancak balık, makarna, salata ve köfte olarak çok seçenek mevcut. Özellikle “Asma yaprağında levrek” sosyal camiada en önerilenlerden, kısmetse sonraki ziyaretimizde tecrübe edeceğiz artık… Aslında balık çorbası da yapıyorlarmış ama yalnız Cuma akşamları. Yiyeceklerle ilgili genel yoruma gelecek olursak; porsiyonlar alışkın olduklarımıza kıyasla küçük aslında. Ama tadında bırakmak isteyenlere göre gayet yeterli. Zaten bu haliyle bile mezelerle doymak mümkün şekil 1a 🙂 Fiyatları da makul seviyede. Yani Beşiktaş’ta bu nezihlik ve kalitede bir yer için standart ayarda denebilir.
Gelelim içecek kısmına… Mekanda tabiî ki alkol mevcut. Çeşitlilik kabul edilebilir düzeyde. 
Mutlaka kendinize göre bir şey bulursunuz yani. Şahsi tercihim -servis yapan bayanın da tavsiyesi üzerine- Suvla Merlot kırmızı şarabı oldu. Gelibolu yarımadasının Bozokbağ bağlarının ürünü. Sofra ile gayet uyumlu, kolay içimli bir şarap… Özellikle evde tüketim için önerebilirim. İçecek menüsü için yorumum maalesef yiyecekteki kadar iç açıcı değil fiyatlar sebebiyle. Ne yazık ki skala biraz olması gerekenin üzerinde 🙁 O da biraz makul olsa aslında hesap olarak da gidenleri memnun edecek bir tercih olabilir. Ama durum bu.
Mekanda servis kalitesi ve temizlik başarılı. Çalışanlar da gayet yardımcı ve ilgili. Çalışma saatleri 17:00-00:00 arası. Yani tam keyifli yemeğin adresi. Arkada hafif bir caz müziği eşlik ediyor. Gelen insanlar seviyeli. Kimsenin birbiriyle alakasının olmadığı, kendince keyif alıp sohbet edebileceği bir ortam var. Cadde üstünde olduğu için beklenildiği gibi park problemi mevcut. Merkezi bir konumda olduğu için bu sorun da çözülemeyecek boyutta değil neyse ki…
Sözün özü, bu çerçevede bir konsept ve lezzet arayışında bulunanlara tavsiye edilir… Mekanın sayfasında da menü ve fiyatlara ilişkin tüm detay mevcut. Benim yorumlarım da üstüne koyulduğunda umuyorum süprize açık bir nokta kalmamıştır 🙂
Herkese afiyet olsun…